Kendimizce
Hayat, göz açmak ve kapamak arasında bir yaşayıştan ibarettir. Herkes, yolcudur. Her güne uyanış, bir səyehate başlangıçtır. Her zorluk, engebeli bir tepedir ve her dert yürürken, önümüze çıkan bir taştır. Hayatı, yolculuğa benzetmek, kadim ediplerimizin zihin ürünüdür aslında. Bu yolculuk esnasında, düşüncelerimize çarpışıp kaza yapabiliriz. O kazadan zararsız kurtulabilir ya da kaza sayesinde dikkatli kullanmayı öğrenebiliriz. Bazen, kaza yaparız, arabamız harap olur, yürümek zorunda kalırız. Bu yürüyüş, daha önce görmediğimiz güzel manzaraların içine girmeye vesile olur. Arabayla gitsek, içimize çekemeyeceğimiz nefesi, yürürken doya doya çekeriz. Yani dostlarım, yol uzun, yokuş çok. Bir o kadar da mucizelerle de dolu aslında. Yürümek için, kendi ayaklarımızdan başkasına bağımlı olmayalım. Evet, insan insana muhtaçtır ama bu asgari miktarda olur ve biter. Birileri yüzünden hayatımıza, kendimize haksızlık etmek asla akıllıca değil. Çünkü biz, kendimize yeter ve artarı