HER ŞEYDEN BİR ÇOK ŞEYE
GEÇ KALMIŞLIĞIMIZ VARDIR MUTLAKA,HER ŞEYDEN BİR ÇOK ŞEYE... Sabırla yoğrularak bazı geç kalmışlıkların telafisini ödüyor sanki insan. Baksana,kaçtıklarını kovalayarak geçiyor zaman. Bir çok şeyin, her şey denen boşlukta kaybolduğunu görerek,yalnızlığımızla başbaşa kalmak isteyerek tükeniyor kaynaklarımız. Çok sonra farkedilecek bir hayatın,kapısından gülümsüyorum sana. Zemheri gelmeden,içindeki sıcaklığı ile yaşa kalp odalarının. Her yaşın, hayata açılan penceresinden bakarken kendine, hep bir geç kalış sarmasın diye her şeyden bir çok şeye... Bir hastalık gibi hayata yapışan ertelediklerin;gölgesinde oturamadığın bir ağaç gibi gözünde tüterken ; anlamak için anlaşılmayı,sevmek için sevilmeyi,affetmek için affedilmeyi bekleme meselâ. Platonik olarak takıldığımız mutluluğumuzun,küçük bir çocuğun bir kaçı çürümüş ve düşmüş dişlerini görmek olduğunu bil mesela... Dünya kabul ettiğim senin,pervane gibi dönerken,kendini göremeyişinin hakikatidir güneşin doğuşu. Her günün gelişiyle karşıl