PERSPEKTİFDEKİ KALİTE
Evet okudunuz. Ve belki de fikir yürütmeye başladınız bile. Hep öyle olmaz mı zaten. Aynı yörüngede devam eden olaylar zincirinin başlangıcını "atılan başlık" belirler hesabı.
Başlamak için bir adım gerekir elbet, lakin bu adımın başlık atmak olması oldukça manidar(!) geliyor bana.
Atılan her başlıkda insanların önyargısını görmekten sıkıldığım için belki de bu nedensiz önyargım.
Ön yargımı yıkabilmek adına attığım bu başlık benim için değerli bu yüzden..
Aslına bakarsanız olaya bu yönden bakıp görmeye ,satırlarım içimdeki bu amansız köprüden kurtulup dile gelmeye başladığında fark ettim.
GÖRMEK...
Basit görünümlü derin bir kelime.
Şimdi biraz daha detaya inelim mi ne dersiniz?
Kamerayı birazcık daha yakınlaştırıyorum. İşte şimdi bu kelimeye olan bakış açımız netleşiyor sanki...
Görmenin çeşitleri vardır, bakmak ile arasında olan farkdan apayrı.
Örneğin;
gözle görmek ; Ru'yet
fikirle görmek ;Nazar
hissederek görmek;Şuur
kalple görmek; Basiret
ruhla görmek; Sevgi
anlayarak görmek; İdrak diye ifade edilirken tüm benliğinle görmenin adı KULLUK olmuş.
Şu anda Arapça nın zenginliğinden ve eşsiz lügatından bahsetmeye gerek yok sanırım. Bâriz olan bir konu açıklama ihtiyaç duymaz tecrübemce.
"Vay arkadaş ne görmekmiş bu böyle" diye içinizden geçirdiğinizi hissediyorum sanki.
Şu an küçük bir tebessümü yerleştirdiniz bile gözlerime.Bir teşekkürü çok göremem O yüzden sizlere.
GÖRMEK...
OYSAKİ GÖZLERE ADANMIŞ BİR İFADE OLMAKTAN NE KADAR DA UZAK DEĞİL Mİ?
Her şeyi bırakın şimdi. Elinizdekilerden bahsediyorum.
Neden mi ?
Kamerayı odaklamadığımız için net değil görülen.(kelimemi sessizce değiştiriyorum"yazılan")
Ama şu açıdan bakın.Nasılki uzaktan çekilen bir fotoğrafın netliği tartışmaya kapalı olarakdan az ise,olaylara bakış açınızda böyle.Siz bu yakınlaşmanın içinde olamıyorsanız (bedenen,ruhen,fikren,zikren) kalite diye bir şey kalmıyor ortada zaten.
Odak noktamız, bizi kalitenin merkezine götürecek perspektif ;tam da Necip Fazıl'ın şu dizelerinde saklı geldi bana...
"Bu dünyada renk,nakış, lezzet, ne varsa küsüm
Gözümde son mârifet, Azrail'e tebessüm."
Görülen,tefekkür edilen, hissedilen, anlaşılan her manzarada ,odak noktası bu olmalı dimi ama?
Odak noktanız, her zaman bakış açınızın merkezinde yer alır .Ne istediğinizi biliyorsanız, merkeze onu yerleştirince sıkıntı kalmıyor zaten .
Odaklanan şeyi düşünüyor, hissediyor, anlıyor ve ona göre davranıyorsunuz.
Yani kısa bir süre sonra perspektifteki manzara sizin davranışlarınıza yön veriyor. Anlaşılan rotanız buna göre çiziliyor yani.
Kaptan belli, rota belli olduğuna göre perspektifteki kalite,odak noktanıza bağlı diyebiliriz o zaman.
Şu da var ki herkes manzaradaki güzelliği görmek ister.
GÜZELLİK ONA ZAMAN AYIRDIKÇA FARKEDİLEN BİR ŞEYDİR OYSAKİ...
Zaman ayırdığınız şey ise mercekteki odak noktanızdır unutmayın..
~zeyy~
Elinize sağlık, düşüncelere gark eden bir yazı olmuş, "GÖRMEK...
YanıtlaSilOYSAKİ GÖZLERE ADANMIŞ BİR İFADE OLMAKTAN NE KADAR DA UZAK" en sevdiğim cümlesi oldu... Sanırım maddi görmelere müptela olmak rotamızı, odağımızı, perspektifimi hep kaybetmemize sebep..
Bir anlık tefekküre vesile olmak ne kadar güzel bir hediye biliyor musunuz beni çok mutlu ettiniz.O cümlede bulduğunuz her anlam,benim duygularımı paylaşmak için sebebim olmuştu.🖤
Sil~zeyy~
İlk tanıştığımızda da bakış açımı değiştirmiştin. Önyargılı görüşlerime set çekmiştin. Bu sebeple, yazıyı, senin kaleminden okuyunca tesirli oldu, Emeğine sağlık ortak❤️
YanıtlaSilÖnyargı mı oda ne ortak?🤭
SilTek niyetim sadelikle farklılığı hayatımda yakmadan yıkmadan kırmadan kırılmadan buluşturmak...
Harika bir yazı emeğine sağlık 👌
YanıtlaSilWonderfull bir yazıda yegane bir yıldız görmekde efsane.👌
SilHer zaman beklerim..
~zeyy~
Ellerine sağlık canım çok güzel bir yazı olmuş ❤
YanıtlaSilGizli bir hayranım🌿 Teşekkür ederim...🌸
Sil~zeyy~