BİR DAMLAYA ANLAM KATMAK

Detaylı incelemeyi hak edecek bir mevzu var bugün satırlarıma sadrımdan yansıyan...
Yansıması olan bu satırlar; gerçeği ne kadar anlatabilir,gösterebilir bilemiyor,göremiyorum fakat her zaman olduğu gibi; yüreğime sıklet veren bu mevzuya da inşirah tesellisi ile başlayacağım biiznillah.


Elini taşın altına koyan biri,cümlelerimle kendime hitap etmekten çekinmeyerek ilk emri "OKU" diye başlayan İslam dininin tebliğ vazifesini en güzel suret ve biçimde ifâ eden bir peygamberi âzimin, ümmeti olarak(hamdolsun) nacizane satırlarımı fikirlerinizle tanıştırmaya karar verip eğitim mevzumuza en baştan giriş yapacağım.

Hilkatimizde esrarını taşıyan nice şey varken,konuşmanın erken olduğunu bilsemde,bildiklerimizle bile anlaşılmaya kâfi gerçekler var,sebebini sorgulamaktan aciz olduğumuz...

Bir neslin kültürünü,davranış ve hatta düşüncelerini vücudumuzda DNA adını verdiğimiz genlerle bir sonraki nesle,kendine kattıkları ile beraber taşıyan bir nesil var önümüzde.

Öyle bir sarmal ki bu,insanların kendine kattıkları şeyler zaman geçtikçe bir hayli nefsin hoşuna giden şeyler olmaktan kaçınamamış.
Bu sarmalın,bir başına bir de sonuna bakabilirseniz eğer,demek istediğimi görüceksiniz.Bu tanıdık bir oyun gibi.Hepimizin bildiği bir oyun; "KULAKTAN KULAĞA"

Oyun;belirlenilen cümle yada kelimeyle (sınırlar,kurallar,verilen sözlerve şükrün tesellisi ile)başlar ve sonra ne olur bilinmez,oyunun son halkasındaki kişiye,belirlenilen her neyse,yanlış gidiverir ve bir hikmet ki;sondaki kişi yanlış telaffuz edince ,söyledikleri hakikatten ayrı(farklı kelimeler)olduğu için herkes gülüverir.

Peki söyler misiniz ne oluyor da belirlenilen şeyler değişiyor ve sona aktarılan cümle gerçeği anlatmıyor?

Halkanın içinde birkaçı doğru cümleyle sarmalı devam ettirirken, kimisi eksik duyar ,kimisi duymazlıktan gelip uyduruverir, kimisi uydurulan sözlerle hayatına devam edip doğru kelimeyle  halkayı devam ettirdiğini düşünürken, kimisi oyunun ahengine kapılıp herkesin gülüverdiği o sonu hazırlar farkında olmadan. Oysaki sondaki kişi mi tek başına yanlışı söyleyen (yapan gören duyan devam ettiren)?

NE Mİ DİYORUM?
SIRA ONA GELENE KADAR HAKİKAT OLAN CÜMLEDEN,HER NEFESLE UZAKLAŞIP BUNU DEVAM ETTİREN İNSANLARI, GÖRMEZDEN GELEMEYİZ DİYORUM. 

VE ÖYLE BİR SARMAL Kİ BU SUÇU  KİMSEDE ARAYAMAZSINIZ DİYORUM.

Eğitim demiştim değil mi?
Konunun başının mühim olduğunu anlamanız önemli efendim.
Nasıl bir oyunun içinde olduğunu bilmeyen, neler yapabileceğini de tahmin bile edemez. Bu sebeple vesile kılınan  ebeveynlerin yediklerine ,içtiklerine, düşündüklerine, hislerine, yoluna, yordamına dikkat etmeleri elzem olmaktan kaçınılmaz bir durumdur.

Nasıl ki biyolojik olarak kromozomlarla aktarılan özelliklerine bakıp, kime benzediği konuşuluyorsa bir çocuğun, bilinsin ki aktarılan sadece bunlar değil...

Böyle bir mesuliyeti kaldırılabileceğini düşünen adaylara özellikle sesleniyorum. Kendinize iyi bakın .Ve bazı şeyler için geç kalmayın .Zira eğitim,orda burda şurda şu yaşında ,bu yaşında değil ,sizinle başlıyor. (idrak edebilmek mühim...)

Bilvesile bu mesuliyete bir nâsır ,bir muhafız olarak tayin edilenlerle başlamıyor yani iş. Bir ağaç düşünün ki; eğriliği yaşken sorgulanır diye bilinir lakin köklerinin durumuna hiç mi bakılmaz?


 Gölgesini talep ettiğiniz bir ağaca iyi bakmak gerekir değil mi?

Elimizden bir şey gelmez demeyin,içten ama çok içten dua edin .İsteyin,isteyin, vermeyi çok seven yaratanımızdan...
Yalnız uyanık olun, istediğiniz şeyi bilin ve dahi istediğinizi sabırla beklemeyi de iyi bilin ki,elinizden bir şeyler geldiğini hissedin.


Birazda bu eğitimin beyaz önlüklü muhafızlarından bahsetmek istiyorum.Sonuçta çocuk, daha önce hiç tanımadığı bu kişiye zamanla alışıp daha da çok bağlanıyor.Öyle ki bu muhafızın söyledikleri, evdeki herkesin düsturu makamına kaim olabiliyor...

"Ama öğretmenim böyle dedi" cümleleri eksik olmaz bir çok çocuğun dilinden .

Bir kitabın satırlarından,geçmişin ibret alınacak vasfından, aktaracağım şu nacizâne bir kaç kelam, tam kulaklara küpe olacak kıvamda...
"İbn-i Utbe çocuklarının hocasına şöyle demiştir:
"Evlatlarımı iyi yola getirmezden evvelkendi nefsinizi ıslah edin.Çünkü onların kusuru hep sizin taksirinize bağlıdır.Çocuklara göre sizin yaptığınız her şey iyi ,yapmadığınız her şey fenadır"..."

İşte bu sebep ile bir muhafız iyi bilir ki söylemek ve anlatmakla iş bitmiyor,hissettirebilmek önemli.


Ve dahi bir muhafız iyi bilir ki yaptıkları; aslında çocuğun ileride bilgiyi nasıl alması gerektiğini öğreten bir rüzgarın ilk fısıltılarıdır.Ki ,zamanı gelince ,çocuk ögrendiklerini unutsa da ,öğrenmeyi unutmayacaktır ...

RÜZGAR ESSEDE BİR İZ BIRAKIR ELBET BELLEKTE...

Biliyor musunuz bence öğrenmek(eğitimin temel taşı olan hani:))su içmek , yemek yemek gibi bir şey.Ne kadar su içse de yarın yine susayacağını bilen insanoğlu bunu nasıl anlayamaz ,anlayamıyorum.

Her şeyi bildiğini düşündüğün an kaybettiğin andır bence. 

Çünkü nasıl ki  su içmek ,yemek yemek vs.gibi şeyler, yâşamak için bir vasıta kılındıysa ,eğitim de vusûle usul ile gitmeyi öğreten yoldur.

#dipnot:Bu yolda ayağımıza takılan taşları kabul etmek istemiyoruz...

Ve bu yol anne,baba ,çocuk ile başlıyorsa veli,öğretmen ve eğitim sistemi ile devam ediyor.

Bu sebep ile yolda beraberliği iktiza eden her birey( anne, baba,
çocuk,veli,öğretmen,sistem)yola çıkış amacına aykırı davranmamalı.


Mesela ,öyle bir sistem olmalı ki; merkezine çocuğu yerleştirdiğimizde, etrafını saran çemberi sorgulamaya gerek bile duymamalı.
Eğitim öyle olmalı ki,çocuk çemberin dışındakilerden haberdar olup,o çemberden çıkmayı aklına getirmeye, gerek bile duymamalı.Ve dahi zamanla merkezdeki o küçük nokta,kendine kattıkları nice güzellikler ile beraber büyüyüp, diğer bir merkezin etrafını sarabilecek güce sahip olabilmeli..

Yol bu ,öyle herkes ile yürünmez.Yol uzun ,yol çetin...

Tuhafff...
Öyle bir mevzu seçilmiş ki bugün ummândan,bir hayat boyu asrın gündeminden düşemeyecek ve her satırı, kendini diğer bir mevzuya bahsetmeye icbar edecek ...

ASRIN MEVZUSUNU BİR KAÇ SATIRIYLA SONLANDIRABİLMEYİ  ARZU EDEN BİRİ DEĞİLİM,LAKİN UZUN YAZMAYA 5,KISA YAZMAYA 10 LİRA DEĞER VEREN BİRİ OLMAK İSTEDİĞİM KESİN...

#ilminlekalmapaylaştıkçaanlamkatobirdamlaya...
#vesileyekırkgramtebessümhediye...

                      İLİMLE KALIN



                               ~zeyy~
             

Yorumlar

  1. Güzel dostum,bu anlamı zengin ,uzun cümlelerin,kısacık cümlelerden bile daha çabuk okutuyor kendini. Manalardaki haklılık insanı alıp götürüyor. Sorgulatıyor.
    "Acaba ,emanetlerime,bahsettigin o güvenli çemberi cizebiliyor muyum?" Diye düşündürüyor. Ne çekiliyorsa,aksatılan sorumluluklardan ,bunlara gereken önemin verilmemesinden çekiliyor. Yük kaldirmaktan ziyade,yük olma korkusuyla yaşama bilincimiz daim ola ve bu muhafızlığı,en âlâ şekilde hıfz edebilmeyi Mevlam cümlemize nasib ede.
    Eline emeğine sağlık ❤️
    Defterime notlar aldım👏👌

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İçimdekileri senin kadar güzel ifade edemesemde sırf senin şu güzel yorumlarına mazhar olabilmek için bile yazmaya devam edebilirim ortak...
      ~İYİ Kİ VARSIN~

      Sil

Yorum Gönder

Düşüncelerini Paylaşır mısın?

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bugünler ve Yarınlar

MEVZUMUZ ;DEHB

İÇİMDEKİ GÖLGE